Okulumuzun rehberlik öğretmeni Azime ÖZKAN tarafından öğrencilerimize rehberlik servisini tanıtmak amacıyla "Gökkuşağı Balığı Bilge Ahtapotun Hikayesi" çalışması yapılmıştır.  Hikayeden sonra da ''Rehber Öğretmenin İlk Yardım Çantası'' içinde bulunan  kitler ile rehberlik servisinin işlevi konusunda bilgilendirilen öğrenciler, etkinlik sonrası yapılan boyama çalışması ile hem çok eğlendiler, hem de çok öğrendiler…

GÖKKUŞAĞI BALIĞI

Uzun uzun yıllar önce masmavi sularda bir balık yaşarmış. Bu balık sıradan bir balık değilmiş, okyanusun en güzel balığıymış. Pulları mavinin, yeşilin, morun ve gümüşün tüm tonlarını yansıtırmış. Diğer balıklar ona hayran kalırmış ve ona Gökkuşağı balığı diye seslenirlermiş. 'Buraya gel Gökkuşağı balığı. Buraya gel ve bizimle oyna' dediklerinde Gökkuşağı balığı onlara aldırış etmez yanlarından sessizce ve kibirle geçermiş. Birgün küçük mavi balık arkasından seslenmiş. 'gökkuşağı balığı beni bekle. Lütfen bana parlak pullarından bir tanesini ver. Onlar çok güzel ve sende çok fazla var.' Gökkuşağı balığı arkasına dönerek 'benim özel pullarımdan mı istiyorsun? Sen kendini ne zannediyorsun, git başımdan. ' diye bağırmış. Küçük mavi balık üzüntüyle yanından uzaklaşmış ve olanları arkadaşlarına anlatmış. Bu olaydan sonra hiçbir balık Gökkuşağı balığıyla konuşmaz, onunla yüzmez olmuş. Göz kamaştırıcı pullarına rağmen artık kimse onunla konuşmuyor, oynamıyormuş ve okyanusun en yalnız balığı oluvermiş. Bir süre sonra Gökkuşağı balığı bir deniz yıldızına rastlamış ve deniz yıldızına 'Ben gerçekten çok güzel bir balığım neden kimse benimle konuşmuyor?' diye sormuş. Deniz yıldızı, 'bunun cevabını ben veremem fakat derinlerdeki mercan kayalıklarına gidersen orada bilge bir ahtapot göreceksin belki o senin soruna cevap verip, sana yardım edebilir.' Gökkuşağı balığı mağarayı bulmuş mağaranın içi çok karanlıkmış ve hiç birşey gözükmüyormuş. Mağarada yavaşça ilerlerken aniden kendisine bakan iki gözün parladığını görmüş. Ahtapot derinlerden gelen bir sesle 'Bende seni bekliyordum Gökkuşağı Balığı' demiş. Dalgalar bana senin hikayeni anlattı şimdi sana bir tavsiye vereceğim pullarını diğer balıklarla paylaş belki denizin en güzel balığı olmayacaksın ama ne kadar mutlu olabileceğini keşfedeceksin.' Demiş. Gökkuşağı balığı 'veremem' dediği anda ahtapot birden ortadan kaybolmuş. Gökkuşağı balığı kendi kendine ' pullarımı vermek mi benim parlak ve güzel pullarımı vermek mi asla. Onlarsız ben ne yaparım?' demiş. Mağaradan çıktığında karşısına aniden küçük mavi balık çıkıvermiş. 'Gökkuşağı balığı lütfen bana kızma senden sadece bir pul istiyorum.' Gökkuşağı balığı düşünmüş taşınmış ve miniminnacık bir pul verirse bunun çokta büyük bir kayıp olmayacağına karar vermiş. Küçücük bir pulu yüzgecinden dikkatlice çıkarıp küçük mavi balığa vermiş. Küçük mavi balık sevinçle 'teşekkür ederim, çok teşekkür ederim.' Diyerek ıslık çalıp, taklalar atarak okyanusun derinliklerine doğru yüzmüş. O anda Gökkuşağı balığı daha önce hiç hissetmediği kadar güzel duygular hissetmiş. Küçük mavi balık tüm okyanusa olanları anlatmış ve diğer balıkların hepsi gökkuşağı balığının etrafını sarıp ondan birer tane pul istemiş. Gökkuşağı balığı vücudunun sağındaki ve solundaki tüm pulları diğer balıklarla paylaşmaya başlamış. Ve verdiği her pulla beraber mutluluğu kat be kat artmış. Etrafında, diğer balıklarla paylaştığı pullar parıldadıkça sanki kendi vücudunda parıldıyorlarmış gibi hissetmeye devam etmiş.

En sonunda Gökkuşağı balığının vücudunda sadece tek bir pul kalmış. Önceden onun için çok önemli olan birşeyi başkalarıyla paylaştığında aslında paylaşmanın ne kadar keyifli birşey olduğunu farketmiş.  'Hadi gökkuşağı balığı' diye bağırmış diğer balıklar 'hadi gel ve bizimle oyna'. 'Geliyorummmm' diye bağıran Gökkuşağı balığı sevinçle arkadaşlarının arasına katılmış.